Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Bursa Uludağ Üniversitesi, MİMARLIK FAKÜLTESİ, MİMARLIK, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2021
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: Bahareh Jooshani
Danışman: Sibel Polat
Özet:
Sağlıklı kent kavramı, dünya üzerindeki yoğun kentleşmeye karşı ortaya çıkmıştır. Bu kavramla, insanların sağlığını ve refahını iyileştirmek için kamusal mekanların tasarımında ve kullanımında katılımlarını sağlamanın ve kamusal mekanların erişimine yatırım yapmanın gerekliliği vurgulanmaktadır. Günümüzde kamusal mekanlar özelleşme, terkedilme, güvensizlik, yok olma gibi birçok sorunla karşı karşıyadır. Bununla birlikte kamusal mekanlar kamusal yaşam için birçok fayda sunarlar. Gerekli, isteğe bağlı veya sosyal açık hava etkinlikleri için bir platform oluştururlar. İnsanların yer duygusuyla ve sembolik anlamla tanışmalarını ve sosyalleşmelerini sağlarlar. Kolektif eylem ve tartışmalar için arenalar yaratırlar. Böylece toplumun işlevsel, sosyal, psikolojik ve ekonomik ihtiyaçlarına hizmet eder, kentsel kimlik ve hafızayı yansıtırlar. Buna ek olarak 2020 yılında ortaya çıkan Covid – 19 salgını sağlıklı kentler ve toplumlar için bugün ve gelecekte kamusal mekânların ne kadar önemli olduğunu daha da vurgulamıştır. Bu nedenle terkedilmiş ve âtıl kalmış kamusal mekanların yeniden canlandırılmaları ve böylece kamusal yaşamı desteklemeleri gerekmektedir. Kamusal mekanları dönüştürme stratejilerinden biri de Çin tıbbından ilham alan kentsel akupunkturdur. Kentsel akupunkturun öncülerine göre, artık kamusal mekanı dönüştürmek için büyük ölçekli projelere ihtiyaç yoktur, daha küçük, daha az maliyetli ve hızlı müdahaleler gerekmektedir. Birçok kentte daha az bütçe ve daha fazla vatandaş katılımı ile kamusal mekanlarda kalıcı ve etkili sonuçlar almak mümkündür. Bu tez çalışması, kentsel akupunkturun temel ilkelerini tanımlamayı ve örnekler üzerinden Türkiye’deki atıl kamusal mekanları dönüştürmek için kentsel akupunktur önerileri geliştirmeyi amaçlamaktadır. Çalışmanın metodolojisi, kentsel akupunktur ile ilgili literatür taramasına, 10 uluslararası, 5 ulusal kentsel akupunktur müdahalesinin analiz edilmesine ve bu projelerin tasarımcılarıyla yapılan çevrimiçi görüşmelere ve e-posta yolu ile cevaplanmış görüşme sorularına dayanmaktadır. Sonuç olarak, tez çalışması Türkiye’deki âtıl kamusal mekanları dönüştürmek için yenilikçi ve işbirlikçi bir strateji olarak kentsel akupunkturdan faydalanılabileceğini ortaya koymaktadır.