Fen öğretmenlerinin epistemik muhakemelerinin ölçülmesi amacıyla bir ölçek geliştirilmesi ve epistemik muhakemelerin pedagojik çıkarımlar üzerindeki etkisinin incelenmesi


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Uludağ Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2018

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: ERKAN AKYÜREK

Danışman: AHMET KILINÇ

Özet:

Araştırma epistemik muhakemeleri etkili bir şekilde ölçebilmek amacıyla Epistemik Muhakeme Ölçeği (EMÖ) denen bir ölçeğin geliştirme çalışması olup, bu süreçte bu ölçeğin geçerlilik ve güvenilirlik süreçlerinin ve özellikle kriter geçerliliği noktasında epistemik inançlar ile ilgili başka iki ölçek (Epistemik İnanç Genel [EİG] ve Epistemik İnanç Alan [EİA] ölçekleri) ile kıyaslanması üzerine odaklanmıştır. Ayrıca EMÖ kriter geçerliliğinin sağlanmasında bağımlı değişken olarak pedagojik çıkarım kalitesi (PÇK) kullanılmış ve bu değişkeni ölçmek amacıyla pedagojik çıkarımlar görüşme formu (PÇGF) geliştirilmiştir. Bu noktada EİG ve EİA ölçekleri ile EMÖ'nün pedagojik çıkarımları benzer şekilde yordayacakları varsayılmıştır. Araştırmada uygunluk örneklemesi kullanılmıştır. Buna göre araştırmaya Bursa ilinde İnegöl ilçesinde görev yapmakta olan 105 Fen Bilimleri öğretmeni katılmıştır. Verilerin çözümlenmesi iki aşamada gerçekleşmiştir. Öncelikle EİG ve EİA ile EMÖ'de katılımcı öğretmenlerin yapmış oldukları kodlamalar rakamlar halinde SPSS programına girilmiştir. İkinci aşamada EİG ve EİA'nın faktöriyel yapısını incelemek amacıyla Maximum Likelihood testi Varimax rotasyonları ile beraber kullanılmış ve alpha güvenilirlik analizleri yapılmıştır. Bu testler sonrasında her bir katılımcının almış olduğu toplam EİG ve EİA puanları belirlenmiştir. Bu toplam puanlar kullanılarak Scatter Plot grafiği oluşturulmuş ve bu grafik üzerinden hem genel hem de alan açısından epistemik inanç-yüksek ve epistemik inanç-düşük olmak üzere beşer kişi (toplam 10 kişi) seçilmiştir. EMÖ için ise en yüksek ve en düşük puanları seçen bireylerden beşer kişilik epistemik muhakeme-yüksek ve epistemik muhakeme-düşük grupları (toplam 10 kişi) oluşturulmuştur. Çalışmanın ikinci aşamasında ise seçilen 20 kişi ile PÇGF kapsamında yapılan yarı yapılandırılmış görüşmelerin ses kayıtları dinlenmiş ve transkripstler oluşturulmuştur. Bu transkriptlerde öğretmenlerin PÇGF'de yer alan her bir sorudaki pedagojik çıkarımları kalite açısından incelemeleri istenmiştir. Çalışmanın sonuçlarına göre yapılan kıyaslama sonucunda EİG ve EİA ile belirlenen düşük ve yüksek epistemik inanç puanlarına sahip bireylerde pedagojik çıkarımların kalitesi açısından bazı farklılıklar gözlenirken, EMÖ ile belirlenen düşük ve yüksek epistemik muhakeme puanlara sahip bireylerde pedagojik çıkarımların kalitesi açısından daha belirgin farklılıkların olduğu gözlenmiştir. Bu durum hem EMÖ'nün kriter geçerliliğini sağlamakta hem de EMÖ'nün epistemik inanç ölçeklerine güçlü bir alternatif olduğunu göstermektedir. Ayrıca EMÖ'nün tek sorulu olmasından dolayı uygulamasının kolay olması ve epistemik inanç ölçeklerinde sınırlılık olarak yer verilen ve epistemik bilişte önemli bir parametre olan 'gerekçelendirme'yi temel olarak alması da EMÖ'nün diğer güçlü yanlarıdır.