Mısır ve buğday silajlarında bakteriyal inokulant kullanımının silaj fermentasyonu, aerobik stabilite ve rumen parçalanabilirliği üzerine etkileri


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Uludağ Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2002

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: EKİN SUCU

Danışman: İSMAİL FİLYA

Özet:

Bu çalışma laktik asit bakteri (LAB) inokulantlarının mısır {Zea mays) ve buğday (Triticum vulgaris) silajlarının fermantasyon, aerobik stabilite ve in situ rumen parçalanabilirlik özelliklerini saptamak amacıyla düzenlenmiştir. Araştırmada kullanılan mısır ve buğday hamur olum döneminde hasat edilmiştir. LAB inokulantı olarak P-1188 (Pioneer®, USA), LAB-enzim inokulantı olarak ise Maize-AII (Alltech, UK) ve Sill-AII (Alltech, UK) kullanılmıştır. İnokulantlar silajlara 1.5x1 06 cfu/g düzeyinde katılmışlardır. Mısır ve buğday yalnızca gaz çıkışına olanak tanıyan özel anaerobik kavanozlara (Le Parfait, France) silolanmıştır. Silolamadan sonraki 2, 4, 8, 15 ve 50. günlerde her gruptan 3'er kavanoz açılarak kimyasal ve mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Silolama döneminin sonunda (50. gün) açılan tüm silajlara 5 gün süre ile aerobik stabilite testi uygulanmış ve aynı silajların rumen parçalanabiliriik özellikleri saptanmıştır. Araştırma sonucunda LAB inokulantı kullanımı, mısır silajının fermantasyon özelliklerini önemli düzeyde etkilememiştir (P>0.05). LAB-enzim inokulantı kullanımı ise mısır silajlarının laktik asit ve nötr deterjanda çözünmeyen lif içeriklerini düşürürken, asetik asit içeriklerini artırmıştır (P<0.05). Diğer özelliklerini ise etkilememiştir. Gerek LAB gerekse LAB-enzim İnokulantı buğday silajlarında çok hızlı bir pH düşüşüne ve yoğun bir laktik asit üretimine yol açarak buğday silajlarının fermantasyon özelliklerini önemli düzeyde artırmışlardır (P<0.05). Diğer yandan her iki inokulant da genel olarak mısır ve buğday silajlarının lactobacilli içeriklerini artırırken, maya ve küf içeriklerini düşürmüşlerdir. Bununla birlikte LAB inokulantı, mısır ve buğday silajlarında yoğun bir C02 üretimine yol açarak bu silajların aerobik stabilitelerini düşürmüştür. LAB-enzim inokulantları, mısır silajlarının aerobik stabilitelerini etkilemezken buğday silajlarında yoğun bir CO2 üretimine yol açmış ve bu silajların aerobik stabilitelerini düşürmüştür. LAB inokulantı, mısır silajlarının kuru madde ve organik maddeler parçalanabilirliğini etkilemezken, nötr ve asit deterjanda çözünmeyen lif parçalanabilirliklerini artırmıştır (P<0.Q5). LAB-enzim inokulantı ise mısır silajlarının organik maddeler parçalanabilirliğini etkilemezken, KM, NDF ve ADF parçalanabilirliklerini artırmıştır (P<0.05). Bununla birlikte her iki inokulant kullanımı da buğday silajlarının rumen parçalanabiliriik özelliklerini etkilememiştir (F>0.05).