Ceza infaz kurumlarında din eğitimi: Çocuk kapalı ceza infaz kurumları ve çocuk eğitimevleri üzerine bir araştırma


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Bursa Uludağ Üniversitesi, SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2022

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: CEVDET TEKİN

Danışman: İsmail Sağlam

Özet:

CEZA İNFAZ KURUMLARINDA DİN EĞİTİMİ: ÇOCUK KAPALI CEZA İNFAZ KURUMLARI VE ÇOCUK EĞİTİMEVLERİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA İnsanla birlikte var olan suç, öyle görünüyor ki, insan var oldukça var olmaya devam edecektir. Hiçbir ülke, bölge, toplum, cinsiyet ve yaş grubu bundan bütünüyle istisna değildir. Bu deneyim ve durum, onun evrensel bir olgu olduğunu göstermektedir. Bu nedenle insanlık için ideal amaç, suçu yok etmek olsa da asıl amaç onu azaltmaktır. Ancak bazı istisnalar bir tarafa bırakılırsa, tarihsel süreçte görüldü ki, suçun azaltılması da pek mümkün olmamıştır. Aksine gün geçtikçe suç artmış, tabiri caizse bir salgına dönüşerek bütün insanlığı varoluşsal olarak tehdit etmeye başlamıştır. Bu salgından en çok biyo-psiko-sosyal açıdan henüz gelişimlerini tamamlayamamış ve yeterli olgunluğa ulaşamamış olan çocuklar etkilenmektedir. Jeolojik jargonla ifade etmek gerekirse bu açıdan çocuklar toplumsal fay hatlarını oluşturmaktadır. Nitekim suça sürüklenen çocukların sayısı gün gectikçe artmakta, suça sürüklenme yaşı ise düşmektedir. Bu gidişat, cezalandırma konusunda toplumları çeşitli arayışlara itmiştir. Bu arayışlar, öç alma anlayışından suçluları eğitme ve yeniden topluma kazandırma amacı güden bir anlayışa doğru evirilmiştir. Artık günümüz dünyasında hapsetmekten amaç, cezalandırmaktan ziyade, “genel ve özel önlemeyi sağlamak; bu maksatla hükümlünün yeniden suç işlemesini engelleyici etkenleri güçlendirmek, toplumu suça karşı korumak, hükümlünün; yeniden sosyalleşmesini teşvik etmek, üretken ve kanunlara, nizamlara ve toplumsal kurallara saygılı, sorumluluk taşıyan bir yaşam biçimine uyumunu kolaylaştırmaktır.” 2000’li yıllardan itibaren Türkiye ceza infaz kurumlarında (CİK) etkin bir şekilde uygulanan bu anlayış, günümüzde zirveye ulaştırmıştır. Psiko-sosyal ve pedagojik nedenlerle suça sürüklendikleri; eğitim, değişim, dönüşüm ve yönlendirmeye yetişkinlerden daha açık, daha yakın ve yatkın oldukları için bu anlayışı en çok çocuklar hak etmektedir. Bu nedenlerle Türkiye Cumhuriyeti (T.C.), çocuk CİK’lerde söz konusu anlayışı hâkim kılmak için bu kurumları “eğitime dayalı” kurumlar olarak tarif etmiştir. Başka bir deyişle eğitim ve iyileştirme faaliyetlerini, çocuk ceza adalet sisteminin (CAS) ve politikalarının temeli yapmıştır. Bu faaliyetlerden biri, belki de birincisi din eğitim/manevi rehberlik (MDR) faaliyetidir. Bu araştırma ile çocuk kapalı CİK’lerde ve çocuk eğitimevlerinde yürütülen din eğitimi/MDR faaliyetinin genel bir değerlendirmesi yapılmaya ve bu konuda bilimsel öneriler geliştirilmeye çalışılacaktır. Anahtar Kelimeler: Çocuk kapalı ceza infaz kurumu, çocuk eğitimevi, suç, suça sürüklenme, ceza, eğitim ve iyileştirme, din eğitimi/MDR, yeniden dini sosyalleştirme.