Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Bursa Uludağ Üniversitesi, SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ, SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2016
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: IŞIL EZGİ ERYILMAZ
Danışman: Ünal Egeli
Özet:
Günümüzde kastrasyon dirençli prostat kanseri (KDPK) mevcut taksan türevi ilaçlar ile etkin tedavi edilememektedir. KDPK tedavisi için yeni yaklaşımların geliştirilmesi gerekmekte ve bu anlamda biyoaktif moleküllerin zengin kaynakları olarak bitkiler yoğun ilgi çekmektedir. Son yıllarda sahip olduğu antitümöral özellikteki bileşikler nedeni ile Juniperus L. türlerinin kanser tedavisinde faydalanılabilecek bitkiler arasında yer alabileceği düşünülmektedir. Gerçekleştirilen çalışmada Türkiye florasında yetişen iki farklı Juniperus L. türüne ait yaprak ve meyve sulu özütlerinin iki farklı KDPK hücre hattı ve bir normal hücre hattında sitotoksik etkileri değerlendirilmiştir. Sitotoksisite analizine göre Juniperus L. özütlerinin KDPK hücreleri üzerindeki seçici sitotoksik etkisinin doz-zaman bağımlı arttığı bulunmuştur. Hücre ölümünün morfolojik ve immünohistokimyasal analizlerine göre 48 saatlik özüt uygulamasında erken apoptozda artış saptanırken, 72 saatlik özüt uygulamasında yüksek oranda geç apoptotik ve daha az oranda nekrotik hücre ölümü belirlenmiştir. Türler arasında J. excelsa' nın, tür içinde ise yaprak özütlerinin daha etkili olduğu bulunmuştur. HPLC-DAD analizi ile özütlerin farklı sayıda ve miktarda fenolik bileşik içerdiği saptanmış ve saptanan fenolik bileşiklerin yaprak özütlerinde daha çok olmak üzere klorojenik asit, ferulik asit, gallik asit, kaempferol-3-glikozit, rutin ve tcinnamik asit olduğu belirlenmiştir. RT-qPCR analizine göre Juniperus L. özütlerinin KDPK hücre hatlarında MMP-2 ve MMP-9 gen ekspresyonlarında (sırasıyla p<0.01 ve p<0.05) anlamlı azalışa yol açtığı saptanmıştır. Mevcut tez çalışması ile Juniperus L. özütlerinin KDPK hücre hatlarındaki antitümöral etkileri literatürde ilk kez araştırılmıştır. Bulgularımız doğrultusunda Juniperus L. türlerinin, kanser tedavisinde yeni terapötik aday araştırmaları için önemli bitki türleri arasında yer alabileceğini ve ileri ilaç araştırmalarında Juniperus L. türlerinde bulunan küçük moleküllerin umut vaat eden bileşikler olabileceğini düşünmekteyiz.