Bölgesel güvenlik dengeleri bağlamında Rusya-İran ilişkileri


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Bursa Uludağ Üniversitesi, SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2014

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Aytan Mammadlı

Danışman: ÖMER GÖKSEL İŞYAR

Özet:

Soğuk Savaşın bitmesi ve Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından, uluslararası sistem yeni yapılanma sürecine girmiştir. Bir yandan sistem tek kutuplu hal alırken, diğer yandan Doğu Avrupa, Orta Asya ve Güney Kafkasya'da yeni bağımsız devletler oluşmuş ve bu bölgelerde güç boşlukları meydana gelmiştir. Böylelikle Ortadoğu bölgesine ek olarak, Orta Asya ve Kafkasya bölgeleri de istikrarsızlık alanlarına eklenmiştir. SSCB'nin varisi olarak Rusya da bu durum karşısında dış politikasını yeniden belirlemek zorunda kalmıştır. İlk başlarda, Batı eksenli olarak yürütülen Rus dış politikası, zamanla yeniden büyük güç olmayı hedefleyen çok taraflılık ve çok kutupluluk politikaları üzerine oturtulmuştur. Bu politikalar çerçevesinde Rusya, Uzak Doğu, Güney Asya ve Ortadoğu bölgelerine yönelik aktif politikalar izlemeye ve bu bölgelerde ortaklıklar kurmaya çalışmıştır. Bu bağlamda Orta Asya, Kafkasya ve Ortadoğu bölgelerinin kesiştiği noktada önemli jeostratejik pozisyona sahip olan İran, Rus dış politikası açısından önemli bir ülke olarak görülmüştür. Nitekim nükleer programı nedeniyle ABD/Batı dünyası tarafından giderek yalnızlaştırılan İran da ulusal gücünü artırmak ve bölgesel güvenlik dengelerinin sağlanması açısından Rusya ile işbirliğine önem vermiştir. Böylelikle, Rusya ve İran, bölgesel dengeleri doğrudan etkileyen enerji, nükleer ve askeri teknoloji alanlarında işbirliğine gitmiş; Orta Asya, Kafkasya ve Ortadoğu'daki bölgesel sorunlar karşısında ortak politikalar izlemeye yönelmişlerdir. Bu bağlamda iki ülke de ABD/NATO'nun bu bölgelerde etkinliğini artırmasını temel güvenlik tehdidi olarak görmüş ve önlemeye çalışmışlardır.