Katı atık düzenli depolama alanlarında gaz oluşumu ve enerji eldesi


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Uludağ Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2015

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: SEVİL İNCİ CANKURT YİĞİT

Danışman: GÜRAY SALİHOĞLU

Özet:

Katı atıklar depolama alanlarında anaerobik koşullar altında organik içeriklerinden dolayı biyolojik olarak ayrışırlar. Bu süreç sonunda depo gazı adı verilen gaz karışımı oluşur. Depo gazı, yüksek kalorifik değere sahip metan içeriği ile enerji üretiminde değerlendirilebilir. Böylece hem de enerji kazancı sağlanır hem de kirletici etkisi ve sera gazı etkisi bertaraf edilir. Bu amaçla, Bursa ilinde katı atıkların düzenli depolandığı Hamitler Kent Katı Atık Düzenli Depolama Alanı'nda Metan Gazından Enerji Üretim Tesisi kurulmuştur. Çalışma kapsamında, tesiste toplanan depo gazı ve üretilen elektrik enerjisi incelenmiştir. Temmuz 2012 ile Ağustos 2014 aylarını içeren döneme ait katı atık, sızıntı suyu ve bileşenleri, depo gazı ve bileşenleri ile elektrik enerjisinin birbirileri ile olan ilişkisi, zaman içinde değişimi, sıcaklık faktörü ve mevsimsel değişimlerin etkisi istatistiksel olarak değerlendirilmiştir. Ayrıca, Bursa ilinde 1998-2008 yılları arası hizmet veren Demirtaş Metan Gazından Enerji Üretim Tesisi enerji verileri de değerlendirilmiştir. Çalışma süresince Hamitler'de 1.773.122 ton katı atık depolanmış, 86.894.549 m3 depo gazı (45.021.570 m3 metan gazı ve 31.346.573 m3 karbondioksit gazı) ve 147.038.820 kW elektrik enerjisi üretilmiştir. Demirtaş'ta tesisin 10 yıllık ekonomik ömrü boyunca toplam 6.892.557 kW elektrik enerjisi üretilmiştir. Hamitler'de depo gazının, nüfus artışıyla artan katı atık miktarı ile yıllara bağlı yükseltidiği, dış hava sıcaklığı ile doğrudan ilişkisinin zayıf olduğu, sonbahar ve kış mevsimlerinde daha fazla miktarda oluştuğu, sızıntı suyu debisinin %5, BOİ ve KOİ konsantrasyonunun %8 ve %5, pH'nın %23, metan ve karbondioksit gazının sırayla %83 ve %40 etkili olduğu görülmüştür. Elektrik enerjisi üretimin %77'sinin depo gazı değeriyle ilişkili olduğu bulunmuştur.