Motivasyonel ilkelerden paylaşılan temsillere benlik sınıflandırması olgusu: 'İnsanlık kategorisi' kullanımının Aleviler örneğinde incelenmesi


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Bursa Uludağ Üniversitesi, SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ, SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2020

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: SERCAN KARLIDAĞ

Danışman: Muharrem Ersin Kuşdil

Özet:

Kimlik olgusu, sosyal psikoloji disiplini dahilinde, benlik sınıflandırmalarının soyutluk düzeyleri, kimlik boyutları ve motivasyonel içerimleri ile ‘süreç’; sosyal temsil nesnesi olarak ise ‘içerik’ açısından ele alınabilmektedir. Aleviliğin sosyo-tarihsel ve teozofik özgünlüğü olarak ifade edilegelen ve Aleviler tarafından paylaşılan ‘insan olmak’ idea ve nosyonu sosyal-psikolojik açıdan bir kolektif kimlik inşa örneği olarak değerlendirilebilir. Bu araştırmada Alevilerin kimlik formasyonu özelinde insanlık kategorisine dayalı kolektif kimlik kullanımı nicel ve nitel yaklaşımlar yoluyla odağa alınmıştır. Çalışmada, üst-soyutluk (insanlık düzeyi), sosyal ve kişiler arası düzey benlik sınıflandırmalarında hangi kimlik motivasyonlarının (özsaygı, etkililik, süreklilik, ayırt edilme, aidiyet, anlamlılık) daha yordayıcı olduğu sorusunun üç temel kimlik boyutu (algılanan merkeziyet, duygulanım ve sergileme) üzerinden incelenmesi hedeflenmiştir. Ayrıca, ‘iç-grup’, ‘dış-grup’ ve ‘gruplar arası ilişkilere’ yönelik kalıpyargı-temelli sosyal temsillerle ilgili veriler de toplanmıştır. Çalışma, 64’ü kadın, 142 Alevi katılımcıyla (Ort.yaş= 37.4) İstanbul ve İzmir kentlerinde gerçekleştirilmiştir. Üç benlik sınıflandırma düzeyi için üç ayrı kimlik boyutunda ayrı ayrı gerçekleştirilen hiyerarşik regresyon analizlerinden elde edilen bulgular, kimlik sürecindeki motivasyonel arka planın sadece ‘özsaygıdan’ ibaret olmayabileceğini açıkça ortaya koymaktadır. Örneğin, kimliklerini tanımlarken ‘insan olmak’ nosyonuyla ilgili en az bir unsur beyan etmiş katılımcıların kimlik boyutları puanlarındaki varyansı açıklamada ‘anlamlılık’, ‘etkililik’, ‘süreklilik’ ve ‘ayırt edilme’ motivasyonların katkılarının özsaygı motivasyonundan daha anlamlı olduğu görülmüştür. Öte yandan, kalıpyargı-temelli sosyal temsillere dair değerlendirme puanları incelendiğinde, “insanlık” kolektif kimlik ifadesi kullanma açısından, katılımcıların kimlik repertuvarlarında hangi kimlik unsurunu öne çıkartmış olduklarının farklılaştırıcı bir etkisi bulunmadığı görülmüştür. “Sosyal” düzey benlik sınıflandırması özelinde ise, Alevi kimliğini öne çıkartan katılımcılarda, dört motivasyonlu gruplar arası ilişkiler modelinin ‘iç-grupla özdeşleşmeyi’ en iyi açıklayan model olduğu görülmüş ve ‘aidiyet’ faktörünün özgül katkısı tespit edilmiştir. Sonuçlar, Alevi kimliğine ilişkin sosyal temsillerin belirgin bir ayırt edici etkisinin bulunmadığını göstermekle birlikte, etnik kimlik ve ana dilin bu kimliği çalışırken dikkate alınması gereken faktörler olduğuna işaret etmektedir. Bulgular, ‘sosyal kimlik yaklaşımı’ ve ‘sosyal temsiller ekolü’ çerçevesinde tartışılmış ve araştırmanın sınır(lılık)ları kritik edilmiştir.