Radyoterapide sol meme ışınlamalarında alan içinde alan (field in field) tedavi tekniğinde alan merkezindeki sapmaların çevre organ dozlarına etkisinin retrospektif olarak incelenmesi


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Bursa Uludağ Üniversitesi, SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2017

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: İsmail Hakkı Kalyoncu

Danışman: SİBEL ÇETİNTAŞ

Özet:

Erken evre sol meme kanserli hastaların meme koruyucu cerrahi (MKC) sonrası radyoterapi (RT) uygulamalarında Alan içinde Alan Forward Radyoterapi (FiF-FRT) tekniği ile sanal planlar üzerinde medial-lateral (X-ekseni), superior-inferior (Y-ekseni) ve anterior-posterior (Z-ekseni) yönlerinde ±10 mm kaydırmalar yapılarak set-up hataları oluşturuldu. Tanjansiyel alanların Monitor Unit değerleri sabit tutularak hedef hacminde ve riskli organlarda oluşan dozimetrik etkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Bu çalışmada yirmi erken evre sol meme kanserli hastaya ait bilgisayarlı tomografi (BT) görüntüleri alınıp hedef hacim ve kritik yapılar çizilmiştir. Bu hastaların BT görüntüleri üzerine FiF-FRT tekniğini kullanarak referans plan ve X-Y-Z yönlerinde ±10 mm kaydırmalar yapılarak 7 ayrı plan oluşturulmuştur. Yapılan simülasyon planlarda PTV (Planlanan Hedef Hacim), sol akciğer, sağ akciğer, kalp, sol inen atardamar (LAD), karşı meme, tiroid, humerus ve hasta cilt dozu değerleri incelenmiştir. Sonuç olarak; Her üç koordinatta da oluşturulan set-up hatalarının, hedef hacme reçete edilen dozu önemli derecede değiştirdiği gözlemlenmiştir. Fakat riskli organlardaki en önemli doz değişiminin Z-ekseni üzerindeki kaydırmalar sonucu meydana geldiği belirlenmiştir. Yaptığımız çalışmanın verilerine göre, hasta set-up'ında kaynak cilt arasındaki mesafe (SSD)'nin önemli bir parametre olduğu görülmektedir. MKC uygulanmış meme kanserli hastaların tanjansiyel alan RT tedavisinin X-Y-Z koordinat düzleminde SDD'i en çok etkileyen X ve Z koordinatlarıdır. Bu yüzden hasta set-up'ında X ve Z eksenleri önemli bir parametre oluşturmaktadır. Hem hedef hacminde hem de riskli organlar açısından önemli doz değişimlerine sebep olmaktadır. Hasta set-up'ında hata toleransı en az seviyede tutulması oldukça önemlidir.