Zeytinde halkalı leke hastalığının Bursa koşullarındaki biyolojisi üzerinde araştırmalar


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Uludağ Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2005

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: NAGİHAN İŞALMAZ

Danışman: HİMMET TEZCAN

Özet:

Bu çalışmada, Bursa koşullarında Spilacaea oleagina (Cast.) Hughes’in neden olduğu zeytinde yaprak lekesi hastalığının biyolojisi 2004 ve 2005 yetiştiricilik dönemleri boyunca çalışılmıştır. Çalışma Bursa’da en yaygın olarak yetiştirilen, hastalığı orta derecede duyarlı, Gemlik çeşidi ile yapılmıştır. Buna göre Bursa’nın önemli zeytin yetiştirilen ilçeleri olan Orhangazi ve Görükle’de hastalığın seyrinin genel olarak benzer olduğu gözlenmiştir. Orhangazi’deki üretici bahçesinde uzun yıllardır fungisid uygulanmaması nedeniyle hastalığın Görükle’de zeytin fidanları ile yeni kurulan denemeye göre daha yüksek olduğu görülmüştür. Bu da hastalığın yıllar içerisinde önemini arttırdığını göstermektedir. Buna göre Orhangazi’de fungisid uygulanmayan üretici bahçesinde hastalıklı yaprak yüzdesi yetiştiricilik dönemi boyunca 5,6 - 62,9 arasında, hastalık şiddeti ise (Towsend – Heuberger formülüne göre) 1.1 - 31.8 arasında saptanmıştır. Görükle’de ise hastalıklı yaprak yüzdesinin 0,3 - 9,9 asında, hastalık şiddetinin ise 0,6 - %4,9 olduğu ve mevsimlere göre değiştiği saptanmıştır. S.oleagina’nın bitkiye penetrasyon yapabilmesi için bütün yıl (12 ay) süresince uygun koşulların sağlandığı tahmin edilmektedir. Fungus giriş yaptıktan sonra hava koşullarına bağlı olarak inkübasyon süresinin değiştiği düşünülmektedir. Optimum gelişme sıcaklıklarına yakın ilkbahar başında bu süre en kısa olup hastalık belirtileri ilkbaharın sonunda görülür. İlkbaharın sonunda meydana gelen enfeksiyonlarda ise inkübasyon süresinin yaz sıcaklıkları nedeniyle uzamasıyla ilk belirtilerin sonbaharda görüldüğü tahmin edilmektedir. Benzer olarak sonbaharda oluşan enfeksiyonlar ise kış periyodundaki soğuk hava nedeniyle ilk belirtilerini ilkbaharda gösterdiği düşünülmektedir. Ayrıca kış enfeksiyonlarının bir kısmının uzun süre latent kalması ve sıcaklıkların düşük olması nedeniyle çok önemli olmadığı düşünülmektedir. Tarım ve Köyişleri Bakanlığının önerdiği şekilde yılda iki defa ilkbahar ve sonbahar mevsimlerinde ilaçlama ile hastalığın önüne geçilebilmiştir. S.oleagina ile enfekteli bir yaprak 9 ay boyunca hiç dökülmeden kalabilir ve 3 mevsim boyunca inokulum kaynağı özelliğini devam ettirebilir. Genel olarak leke çapları Eylül- Ekim dönemlerinde ve beyaz lekelerin bir kısmı hariç Mart – Nisan – Mayıs dönemlerinde geliştiği gözlenmiştir. S.oleagina’nın tipik belirtilerinden farklı olarak görülen beyaz lekelerin direk beyaz olarak oluştuğu veya tipik lekelerin sonradan beyazlaştığı düşünülmektedir. Beyaz lekelere fungusun gelişmesi için uygun olmayan hava koşullarının neden olduğu düşülmektedir.