Tasavvuf ve Dehşet Yönetimi: Sûfîler, Diğer Dindarlar ve Ateistlerin Ölümlülük Belirginliğine Yönelik Tepkilerinin Kıyaslanması


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Bursa Uludağ Üniversitesi, FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ, PSİKOLOJİ, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2021

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Kenan ALPARSLAN

Danışman: Muharrem Ersin Kuşdil

Özet:

Dehşet yönetim kuramı (DYK), insanların ölümlülüklerinin farkına varmalarının onlarda eşsiz bir dehşet duygusuna yol açtığını ve insan davranışlarını yönlendiren en temel motivasyonun ölüm korkusu olduğunu iddia eder. Kurama göre insanlar bu duyguyu yönetmek için çeşitli psikolojik yapılara başvurmaktadır. Kuramda, ölümlüğün belirginleşmesinin yaratacağı kaygıyı yöneten en önemli yapılardan birinin dinî inanç olduğu ileri sürülmektedir. Bu çalışmanın temel amacı, İslam dinine özgü tasavvuf dindarlığına odaklanılarak DYK’nın ana iddialarını bireysel dindarlık anlayışına alternatif bir dinî yaşayış biçimi üzerinden sınamaktır. Bu amaç doğrultusunda 60’ı tasavvufla herhangi bir bağı olmayan dindar, 60’ı ateist ve 61’i sûfî olmak üzere toplam 181 katılımcıdan veri toplanmıştır. Farklı metinlerin okutulması yoluyla, her bir grupta yer alan katılımcılarının yarısı ölümlülük belirginliği manipülasyonuna, diğer yarısı diş ağrısı belirginliği manipülasyonuna maruz bırakılmıştır. Bulgulara göre, ölümlülük belirginliği dindar gruptaki katılımcılarda DYK’nın temel varsayımıyla tutarlı olarak ölüm düşüncesine ulaşılabilirlik ve dünya görüşü savunma düzeylerinde artışa yol açarken, ateist ve sûfî grubundaki katılımcılarda DYK’nın temel varsayımıyla tutarlı olmayan sonuçlara yol açmıştır. Ölümlülüklerini hatırlamak, hem ateistlerde hem de sûfîlerde ölüm düşüncesine ulaşılabilirliği artırmıştır. Ancak ölümlülük belirginliğinin sonucu olarak dünya görüşü savunma düzeyi ateist grupta değişime uğramazken, sûfî grupta azalmıştır. Bunlarla birlikte, her üç katılımcı grubunun da dinî/ateist dünya görüşleri konusunda daha hassas oldukları ve dinî/ateist dünya görüşlerine yönelik eleştirilere daha olumsuz karşılık verdikleri görülmüştür. Bu çalışmanın temel savı, DYK’nın iddia ettiğinin aksine, ölümü hatırlamanın tüm insan gruplarında dehşet duygusuna yol açmayacağı ve olumsuz sonuçlar üretmeyeceğidir. Sûfîlerde ölümlülük belirginliğinin dünya görüşü savunmasına yol açmaması bu savı destekler niteliktedir.