Köpeklerde deneysel olarak oluşturulan septik şokun sağaltımında Dobutamine, Flunixin, Meglumine, Methylprednisolone ve Enalapril'in etkileri


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Uludağ Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 1997

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: ZEKİ YILMAZ

Danışman: HASAN BATMAZ

Özet:

Bu çalışmada deneysel olarak septik şok oluşturulan köpeklerde erken tanı kriterlerinin ortaya konması ve septik şokun başlangıcında farklı sağaltım kombinasyonları uygulanarak etkilerinin karşılaştırılması amaçlanmıştır. Çalışmada her iki cinsiyetten, farklı yaştan 30 melez köpek kullanıldı. Klinik ve hematolojik olarak kontrol edilen köpeklere intravenöz (i.v.) yolla 5x109 adet/kg’a E. coli verildi ve ortalama bir saatte septik şok oluşturuldu. Herbiri altışar köpek içeren 5 grup oluşturularak, I. gruba (kontrol grubu) yalnız antibiyotik ve sıvı sağaltımı uygulandı. II. gruba antibiyotik ve sıvı sağaltımı ile birlikte başlangıçta dobutamin (10 mcg/kg/dk, i.v.) verildi. II. Gruptaki sağaltım planına ilave olarak ta III. grupta metilprednisolon sodyum süksinat (şok anında 30 mg/kg, i.v.), IV. grupta flunixin meglumin (şok anı, 2. ve 12. saatlerde 1.5 mg/kg, i.v.) ve V. grupta enalapril (24. saatten itibaren 12 saatte bir 0.5 mg/kg, oral) kullanıldı. Tüm köpekler deneme öncesi, septik şok oluştuğunda, ilk sağaltımdan sonraki 1, 4, 12, 24, 36, 48, 72, 96 ve 120. saatlerde klinik, hematolojik ve biyokimyasal parametreler yönünden muayene edildi. Hematokrit ve hemoglobin değerlerinden plazma volümü hesaplandı. Septik şok anında yüksek ateş, kalp ve solunum frekansının artışı, kalp vurumlarmm ve periferal nabız kalitesinin zayıflaması, kapillar dolma zamanının uzaması, lökopeni, nötropeni, trombositopeni, plazma volümünde azalma ve hematokrit (p<0.001), hemoglobin (p<0.01), eritrosit, AST ve laktik asit düzeylerinin arttığı gözlendi (p<0.001). Farklı sağaltım kombinasyonları uygulandıktan sonra, değerlendirilen parametrelerin bir çoğunda gruplar arasında ve gruplar içi önemli farklılıkların yanında, özellikle kapillar dolma zamanının II. grupta 24. saatten itibaren (p<0.001),III. ve IV. gruplarda 1. saatten itibaren (p<0.001) normale döndüğü, I. grupta ise sürekli 2 saniyeden yüksek olduğu saptandı. Periferal nabız kalitesinin şok anında zayıflaması (p<0.001), hatta hissedilemeyecek duruma gelmesi hipotansiyonu gösterdi. Sağaltımın endikasyonu olarak tüm gruplarda periferal nabız kalitesi 1. saatten itibaren düzelirken, III. ve IV. gruplarda diğer gruplara göre 24. saatten itibaren istatistiki farklılıklar belirlendi. Şok anında azalan plazma volümü I. ve II, grupta 36. saatte, III. grupta 4. saatte, IV. grupta ise 1. saatte normale döndü. Beden sıcaklığı IV. grupta 1. saatten itibaren normal sınırlar içersindeydi (p<0.001). İştahın ortalama olarak III. ve IV. gruplarda diğer gruplara göre daha erken düzeldiği gözlendi. I. grupta üç köpek ölürken, diğer gruplarda hiç ölüm olmadı. Total lökosit sayısının Ill.grupta 12.ve 24.saatlerde diğer gruplara göre daha yüksek olduğu saptandı. Nötrofil oranı IV.grupta 4.saatte diğer gruplara göre daha düşük düzeydeydi. Trombositopeninin tüm gruplarda uzun süre devam ettiği belirlendi. Sonuç olarak, septik şok sağaltımında yalnız antibiyotik ve sıvı sağaltımının yeterli olmadığı, dobutaminin dolaşım fonksiyonları üzerinde olumlu etkileri görülürken, enalaprilin çalışmanın şartlarında belirgin bir yararı dikkati çekmedi. Metilprednisolonun I. grup haricinde diğer gruplara göre çok önemli bir üstünlüğü saptanamadı. Özellikle flunixin meglumin verilen grupta genel durumun daha iyi olması, ateşin daha erken kontrol altına alınması nedeni ile en iyi sonucun antibiyotik + sıvı + dobutamin + flunixin meglumin kombinasyonundan elde edildiği sonucuna varıldı.