Tezin Türü: Doktora
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Uludağ Üniversitesi, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2007
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: BESTAMİ YILMAZ
Danışman: ALİ BAHADIR
Özet:Türk çoban köpeği (Karabaş - Kangal), Kıvırcık koyunu ve Yerli kıl keçisinde gerçekleştirilen bu çalışma ile articulatio humeri ve articulatio cubiti’nin capsula articularis’ini innerve eden sensible sinirlerin haritası oluşturularak türler arası farklılıkların ortaya konması amaçlandı. Çalışmada değişik cinsiyette ve ergin 5’er adet Türk çoban köpeği (Karabaş - Kangal), Kıvırcık koyunu ve Yerli kıl keçisi kullanıldı. Klasik kadavra hazırlama yöntemleri ile hazırlanan kadavralarda articulatio humeri ve articulatio cubiti’nin capsula articularis’ini innerve eden sinirlerin ramus articularis’lerinin diseksiyonu yapıldı. Yapılan makroskopik ve subgros incelemede Türk çoban köpeği, Kıvırcık koyunu ve Yerli kıl keçilerinde art. humeri’nin capsula articularis’inin n. axillaris ve n. suprascapularis tarafından innerve edildiği görüldü. Nervus axillaris’in ramus articularis’lerinin genel olarak caudolateral’den 3, n. suprascapularis’in ise lateral’den 1 kol ile capsula articularis’te sonlandığı tespit edildi. Aynı türlerde art. cubiti’nin capsula articularis’inin n. radialis, n. medianus, n. ulnaris ve n. musculocutaneus tarafından innerve edildiği saptandı. Nervus radialis’in ramus articularis’lerinin incelenen türlerde genel olarak craniolateral’den 1; n. medianus’un Türk çoban köpeklerinde cranial’den 1, Kıvırcık koyunu ve Yerli kıl keçilerinde craniomedial’den 1; n. ulnaris’in Türk çoban köpeklerinde medial’den 1, Kıvırcık koyunu ve Yerli kıl keçilerinde caudomedial’den 1; n. musculocutaneus’un ise cranial’den Türk çoban köpeklerinde 2, Kıvırcık koyunu ve Yerli kıl keçilerinde 1 kol ile capsula articularis’te sonlandığı tespit edildi. Sonuç olarak, Türk çoban köpeği ve Yerli kıl keçilerinde capsula articularis’lere giden ramus articularis’lerin sayısının Kıvırcık koyununa oranla daha fazla olduğu görüldü. Bu iki türün Kıvırcık koyununa göre daha atletik yapıda olmalarının ve daha hızlı ve çevik hareket etme kabiliyetlerinin bu farklılık üzerinde etkili olmuş olabileceği düşünüldü.