Urban 21 Journal, vol.2, no.2, pp.130-152, 2024 (Peer-Reviewed Journal)
1960’lı yıllarda ortaya çıkan ekolojik sanat olgusu, farklı disiplinler tarafından üretilmiş kaynaklarda yeşil sanat, çevresel sanat gibi isimlerle de anılabilmektedir. Çevreyi sanatsal üretimin materyali olarak kullanan sanatçılar, iklim krizinin neden olduğu ekolojik yıkıma antropojen nedenleriyle birlikte dikkat çekmektedir. Çevre sorunlarını konu edinen ekolojik sanat, farklı sanat ve bilim dallarını entegre ederek kamusal farkındalığı artırabilmektedir. Sanatçıların çevre sorunlarına marjinal yaklaşımları bilim insanlarının da dikkatini çekerek konu ile ilgili yapılan araştırmaların sayısında artış sağlayabilmektedir. Ayrıca doğa dostu tüketim ürünlerinin yaygınlaştırılmasında ve kamuoyunun yaşadığı kente, ekosisteme ve dünyaya duyduğu saygının artmasına neden olabilmektedir. Derleme niteliğinde hazırlanan bu çalışmada peyzaj ve kent peyzajı terimleri açıklanmış, ekolojik sanatın kavramsal temelleri ve tarihsel gelişimi üzerinde durulmuş, dünyanın farklı yerlerinde yerleştirme yöntemi ile sergilenen beş ekolojik sanat örneği incelenerek kamusal etkilerine dikkat çekmek amaçlanmıştır. Seçilen çalışmaların kent peyzajını mekân olarak kullanması, kentsel açık ve yeşil alan adaleti, çevre sorunları ve küresel ısınma üzerine senaryo geliştiren işler ve kente özel ekolojik sorunlara odaklanıyor olması gözetilmiştir. Bu kapsamda çok sayıda ekolojik sanat örneği olması nedeni ile kentin sorunlarına odaklanan çalışmalara öncelik verilmiş, açık ve yeşil alan yetersizliği, küresel ısınma nedeni ile taşkın riski, ormansızlaşma, altyapı sorunları, mekânın sosyoekonomik ve sosyokültürel değeri tema olarak seçilmiştir. Uygulamaların anlam ve bağlam ilişkileri üzerinden kamuoyu farkındalığı yaratma ve hükümetleri çözüm önerileri geliştirmeye teşvik etme potansiyelleri değerlendirilmiştir.