Abomasum deplasmanı (DA), abomasumun abdomen içerisinde normal pozisyonunun dışında bulunması olarak tanımlanan bir hastalıktır. Motilin, fizyolojik olarak gastrik motiliteyi düzenleyen ve gastrik boşalmayı hızlandıran bir hormondur. Abomasal motilitenin azalması DA için etiyolojik bir faktördür. Sunulan araştırmanın hayvan materyalini aynı işletmedeki 44 adet Holstein ırkı sığır oluşturmaktadır. Çalışmaya dahil edilen sığırlardan postpartum 7. günde kan alınarak serum örnekleri elde edilmiş ve hayvanlar 60 gün boyunca takip edilmiştir. Bu süreçte erken dönemde (postpartum 7- 14. günler) 10 sığıra ve geç dönemde (postpartum 14-21. günler) 11 sığıra DA tanısı koyulmuştur. Erken dönemde (EDA) ve geç dönemde (GDA) DA tanısı koyulan sığırlardan çalışma grupları; çalışma grubundaki sığırlarla benzer verim düzeylerine ve laktasyon sayılarına sahip 23 sağlıklı sığır ise kontrol grubunu (KON) oluşturmuştur. Çalışmaya dahil edilen 44 sığırda serum Motilin, Ghrelin ve Leptin hormon düzeyleri ticari ELISA kitleri ile serum Alkalen Fosfataz (ALP), Aspartat Transaminaz (AST), kalsiyum, fosfor, magnezyum, betahidroksibütirik asit, BUN, total protein, kreatinin, kolesterol ve gama glutamil transferaz düzeyleri biyokimya otoanalizatörü ile ölçülmüştür. Analizler sonucunda çalışmaya dahil edilen sığırlarda motilinin EDA grubunda (48,14±5,63 ng/l); GDA grubuna (35,82±2,40 ng/l) ve KON grubuna (35,58±1,49 ng/l) göre belirgin şekilde (p<0,05) yüksek olduğu; Leptinin ise EDA (0,92±0,35 ng/ml) ve GDA grubunda (0,90±0,32 ng/ml); KON grubuna (0,39±0,12 ng/ml) göre yüksek olma eğiliminde (p=0,068) olduğu belirlenmiştir. Ghrelin seviyelerinde ise gruplar arasında anlamlı bir fark belirlenmemiştir. Ölçülen biyokimyasal parametreler içerisinde ALP konsantrasyonunun EDA grubu (73,8±9,1 IU/l) ve GDA grubunda (75,0±9,6 IU/l); KON grubuna (47,6±3,5 IU/l) göre belirgin şekilde yüksek olduğu ve yine AST konsantrasyonunun EDA (141,8±17,8 IU/l) ve GDA grubunda (132,1±15,8 IU/l); KON grubuna (87,9±6,4 IU/l) göre anlamlı şekilde yüksek olduğu belirlenmiştir. Çalışma sonucunda motilin seviyelerinin süt sığırlarında DA şekillenmeden önce yükselmeye başladığı fakat bu yükselmenin DA’dan sadece günler öncesinde meydana geldiği belirlenmiştir. Bu motilinin DA’nın patofizyolojisinde rol oynayabileceğini gösterdiği gibi ileride yapılacak araştırmalar ile DA riski yüksek olan hayvanların DA şekillenmeden belirlenebilmesini sağlayabilir.