Sartre: Tarihin İtici Gücü Olarak “Bunaltı” ya da “Bulantı”


Güngör I.

ULUSLARARASI SOSYAL BILIMLER DERGISI = INTERNATIONAL JOURNAL OF SOCIAL SCIENCES, cilt.8, sa.34, ss.616-635, 2024 (Hakemli Dergi)

Özet

Jean-Paul Sartre’ın felsefe tarihi içerisindeki konumunu, kendi tarih okuma yöntemi aracılığıyla ele alırsak, bir bunalım dönemi filozofu olarak belirlemek yanlış olmayacaktır. Sartre tarihi, teori ve pratikteki kriz ya da bunalım dönemlerine odaklanarak okumakta ve bunu yaparken her teorinin pratik tarafından belirlendiği yönündeki Marksist tezden hareket etmektedir. Sartre’ın içerisinde bulunduğu bunalım dönemi ise ne Marksist felsefenin aşılmasını sağlayacak koşulları ve araçları üretmiştir, ne de olduğu haliyle Marksist felsefenin kucaklanmasını mümkün kılmıştır. Bu çalışmada, Sartre’ın entelektüel eseri bütünlüklü olarak ele alındığında “bulantı” ya da “bunaltı”nın nasıl tarihsel ve felsefi hareketlere zemin sağlayacak önemli bir unsur olarak görülebileceği gösterilmeye çalışılacaktır. Çünkü bulantı, bireysel bir deneyim olmakla birlikte hem tür olarak insanın ortak varoluşsal krizine işaret eder; hem de toplumsal kriz durumları bu duyguyu besler. Bu minvalde çağımızda yeryüzü ve insanlığın içerisinde olduğu derin kriz ve bunalım halinin içinden çıkılamazlığının, tam da insanlardaki “bulantı” duygusunun yoksunluğundan kaynaklandığı öne sürülecektir.