19.Ulusal Psikoloji Kongresi, İzmir, Türkiye, 5 - 07 Eylül 2016
Duyguların
kültürlere göre yapılandığı birçok çalışmada kanıtlanmıştır. Bu kültürel
yapılara uygun duyguları deneyimlemenin ve ifade etmenin de kişinin iyi
oluşuna katkı sağladığı bilinmektedir. Fakat yapılan çalışmalar genellikle
belirgin olarak toplulukçuluk ve bireycilik kültür özellikleri taşıyan
gruplarla düzenlenmiştir ve bazı farklara odaklanılmıştır. Oysa ki kültürel
yönelimlerle incelenebileceği gibi, daha küçük sosyal yapıların ve kişiler
arası ilişkilerin çerçevesinde de ele alınabilir. Bu açıdan, toplulukçu
eğilimin sıkça ve bireyci eğilimin ise yenilerde gözlendiği ülkemizde,
bireylerin diğerleriyle bağlantılı biçimde deneyimlediği (sosyal) ve kendi üzerinden
(öznel) deneyimlediği duyguları belirleyebilmek
önemlidir. Bu nedenle çalışmada duyguların öznel ve sosyal deneyimler temelinde
belirlemesi amaçlanmaktadır. Ayrıca sosyal ve öznel duyguların yaşam doyumu ile
ilişkisi de ele alınmıştır. Çalışmaya internet üzerinden 65 kadın, 28 erkek
olmak üzere toplam 93 kişi katılmıştır. Çalışmada öznel ve sosyal duyguları
birbirinden ayıran bir ölçek geliştirilmiştir. Bulgular, öznel ve sosyal
duygular ile ilgili her bir alt boyutun yaşam doyumuyla farklı düzeylerde
anlamlı ilişkileri olduğunu göstermiştir. Bu çalışma ile iyi oluşu
değerlendirmede kullanılabilecek sosyal ve öznel duygular temelli bir ayırım
yapılmıştır. Ayrıca bu boyutların yaşam doyumuyla olan ilişkisi de ortaya
koyulmuştur.