Aksilla Defektlerinin Rekonstrüksiyonunda Perforatör Flep Kullanımının Retrospektif Değerlendirilmesi


Creative Commons License

Alkan A. Ö., Demirel A., Çeçen S., Özgenel G. Y., Akın S.

Türk Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi 46. Ulusal Kurultayı , Antalya, Türkiye, 23 - 27 Ekim 2024, ss.254-255, (Özet Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.254-255
  • Bursa Uludağ Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Aksilla Defektlerinin

Rekonstrüksiyonunda Perforatör

Flep Kullanımının Retrospektif

Değerlendirilmesi

Ahmet Özgür Alkan, Abdullah Demirel,

Süleyman Çeçen, Güzin Yeşim Özgenel,

Selçuk Akın

Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi, Plastik

Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı

Giriş: Aksillayı içeren yumuşak doku defektlerinin tedavisi

genellikle karmaşıktır ve birden fazla anatomik yapıyı

barındıran ve üst ekstremiteyi gövdeye bağlayan piramidal

şekilli bir “sanal boşluk”tur. Bu defektlerin karmaşıklığı,

yüzeysel cilt hasarından lenfatik drenaj bozukluğu olan

büyük doku kaybına kadar son derece farklı olabilir. Koltuk

altı defektlerinde bölgesel perforatör flepleri, bu ortamda

geçerli bir prosedürü temsil eder. Hastanın ihtiyaçlarına

göre uyarlanabilir ve intraseptal pedikülü geniş bir hareket

aralığı ile hızlı bir diseksiyona izin verir.

Akne inversa olarak da bilinen hidradenitis suppurativa

(HS), kasık, aksiller, genital, perineal ve perianal alanlar

gibi vücudun intertriginöz bölgelerindeki folikülo-pilosebasöz

ünitelerin foliküler segmentini etkileyen kronik

inflamatuar bir cilt rahatsızlığı olduğu gibi tümör, yanak,

travma vb nedenlerden sonra aksillar bölgede oluşan

defektlerde nörovasküler yapılar açığa çıkabilir ve ikincil

olarak iyileşmeye bırakılması veya kısmi kalınlıkta deri

grefti ile tedavi edilmesi ile postop morbidite oranının

yüksek olduğu gözlenebilir. İkincil skar kontraktürleri,

objektif olarak azalmış hareket açıklığı (ROM) ile birlikte

omuz sertliği ve uzamış iyileşme süresi tanımlanmıştır.

Aksiller defektlerin rekonstrüktif seçenekleri arasında deri

greftleri, lokal random plastiler, bölgesel aksiyel flepler,

V-Y adası, torakodorsal arter perforatörü (TDAP), lateral

interkostal arter perforatörü, serbest stil perforatör bazlı

ve serbest flepler vardır. Perforatör flepler arasında TDAP

flebi aksiller yumuşak doku defekti rekonstrüksiyonunda

cesaret verici sonuçlar sağlar.

Bu makalede bizim kliniğimizde koltuk altı defektlerde

perforatör fleplerin kullanımını gösteren prospektif bir

çalışmayı sunuyoruz.

Yöntem-Gereçler: Çalışmamıza retrospektif olarak

kliniğimizde Ocak 2018-Şubat 2023 yılları arasında 11’i

hidradenitis supurativa, 1’i yanak ve 1’i tümör olmak

üzere farklı nedenlerden dolayı oluşan aksilla doku defekti

oluşan 13 hasta çalışmaya dahil edildi. Çalışma anabilim

dalı elektronik arşivinden yapılmıştır. Hastalar yaş,

cinsiyet, etiyoloji, ek hastalıkları, defektin özellikleri, flep

seçenekleri açısından değerlendirildi. Hastalar ameliyat

öncesi planlama aşamasında BT anjiyografi ve Doppler USG

ile olası flep seçenekleri açısından ve uygun primer tedavisi

sonucu oluşan nihai defekte göre uygun flep seçenekleri

değerlendirildi.

Hastaların uygun primer tedavisini takiben oluşan doku

defektler, toracodorsal arter perforatör (TDAP) flep

ile rekonstrüke edilmiştir. İki hastada bilateral aksiller

hidradeniti mevcuttu. Her hastanın bir taraf HS’lı

dokusu eksize edilip rekonstrükte edildikten diğer taraf

rekonstrükte edildi. Yara kültüründe üremesi olan hastalara

uygun geniş spektrumlu İV antibiyotik başlandı. Ameliyat

sahasına dren koyuldu. Ameliyattan 12-20 ay süre içinde

estetik memnuniyet, gelişen komplikasyon ve iyileşme

süresi ile değerlendirildi.

Bulgular: Hastaların hepsi erkekti. Yumuşak doku

defekt boyutları 10-12 cm2 arasında değişmekteydi. Yaş

ortalaması 35,6. Hiç bir hastada total flep kaybı yaşanmadı.

Bir hastanın flep proximal ucunda parsiyel nekroz görüldü.

Eksize edilip primer kapatıldı ve sorunsuz iyileşti. Bütün

hastalar sonuçtan memnun kaldı.

Sonuç ve Tartışma: Koltuk altında oluşan patolojinin

cerrahi sonrası yaranın kapatılması da zamanlama, yöntem

ve sonuçları açısından bireysel farklar göstermektedir.

Primer onarım, sekonder iyileşme, greft veya flep

ile rekonstrüksiyon uygulanan temel yara kapama

metotlarıdır; hastaya ve yaraya göre seçimi gerekmektedir.

Öncelikle bu durumun zemininde tekrarlayıcı apse kliniği

olduğu unutulmamalıdır, bu sebeple klinik alevlenme

dönemlerinde enfeksiyon hastalıkları ve dermatoloji ile

koordineli çalışarak, uygun antibiyoterapi verilmeli ve takip

edilmelidir. Ardından lezyonun eksizyonu sonrası ilk olarak

olası, en basit ve hastaya en faydalı olabilecek yöntem

düşünülmelidir.

Fakat uzun süre bu problem ile uğraşmış hasta

örneklerinde ise etkilenmiş bölgede yaygın, fibrotik bir yapı

ile karşılaşılabilir. Bu durumlarda ise agresif davranılarak

tüm ilişkili yapıların geniş eksizyonu tek ve nihai yol olarak

karşımıza çıkar. Bunun yanı sıra uzun süreli bu tip yaraları

olan örneklerde eksizyon materyalinin patolojik incelemeye

de yollanmalı ve olası malign transformasyon, skuamöz

hücreli kanser(scc )oluşması akıldan çıkarılmamalıdır.

Bazı çalışmalarda aksillar bölgede nörovasküler yapılarının

etkilenmediği HS gibi durumlarda aksillar defektlerinin

STSG ile rekonstrüke edilmesi, flep ile rekonstrüke edilmesi

ile anlamlı bir fark olmadığı gösterilmiş.

HS, travma, yanak, tümör vb nedenlerden koltuk altında

defekt oluşabilmekte olup skar kontraktürü, omuz sertliği,

fizik tedavi süresi gibi avantajlara sahip olan perforatörlü

fleplerin, Flebin kalınlığından dolayı omuzun tam

adduksiyona gelmemesi gibi dezavantajları sayılabilir.

Kliniğimizde farklı nedenlerden dolayı oluşan aksiller defektli

hastalara ön planda perforatörlü flepler uygulanmaktadır.

Uzun dönem sonuçlarında greftleme sonrası görülen

kontraktür ve renk değişimleri, perforatörlü fleplerin

operasyonlarından sonra görülmemektedir. Bu nedenle

özellikle aksilla gibi eklem bölgelerinin rekonstrüksiyonunda

flep ile onarımın daha etkili olduğunu düşünmekteyiz.

Anahtar Kelimeler: aksilla, defekt, perforatör flep