Kabergolin Kullanımı Sonrası Rinore Gelişimi


Creative Commons License

Özmarasalı A. İ., Ocak P., Eker O., Yılmazlar S.

Türk Nöroşirurji Derneği 36. Bilimsel Kongresi, Antalya, Türkiye, 27 - 30 Nisan 2023, Antalya, Türkiye, 27 Nisan - 30 Temmuz 2023, ss.1

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.1
  • Bursa Uludağ Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

AMAÇ: Prolaktin üretimi tüberoinfundibular-hipofiz nöronlarından gelen dopaminerjik inhibitör tonusun kontrolündedir. Bu nedenle semptomatik prolaktinoma olgularında dopamin agonistleri (DA) ilk tercih edilen tedavidir. Tedaviye dirençli olgularda cerrahi ya da radyoterapi düşünülebilir. DA tedavisi sonrası rinore, nadir görülen (%6,1) medikal bir komplikasyondur. Çevre dokulara (sfenoid sinüs, sella tabanı gibi) invazyon gösteren tümörün destrüksiyona yol açarak tedavi sonrası regresyonu ile fistül geliştirmesi ana patofizyolojik mekanizmadır. Literatürde DA sonrası rinore gelişen 54 hasta bildirilmiştir. Amacımız takibimizde olan prolaktinoma olgularında kabergolin tedavisi sonrası rinore gelişimini güncel literatür eşliğinde analiz etmektir.

BULGULAR: Ortalama yaşı 46,8 ± 10,2 (35-61) olan 5 hasta (5 erkek) değerlendirildi. Karakteristik özellikleri tablo 1' de açkıklanan hastalarıda başlangıç tedavisi kabergolindi. Hastalarda tedavi sonrası 16 ± 22 (2-60). haftada rinore gelişti. 3 hastada rinore yönetimi ilaç dozu revizyonu ya da kesilmesi ile birlikte konservatif tedavi sonrası sağlandı. Bu tedavilere rağmen 1 hastada hidrosefali de gelişmesi sebebi ile ventriküloperitoneal şant takıldı. Şant tedavisi sonrası rinore durduruldu. 1 hastada ise tekrarlayan LP, EVDS katateri takılmasına rağmen rinore devam etti, fulminan menenjit sonrası septik şok ve multiorgan yetmezliği sebebi ile exitus oldu. Hastalar 38,4 ± 24,9 ay (6-72) boyunca takip edildi.

TARTIŞMA: Prolaktinomalarda ilk tedavi seçeneği medikal tedavidir fakat kesin algoritma bulunmamaktadır. Bu tedavinin uzun süre poliklinik takibi ve medikal tedavi gerektirmesi dez avantajlarındandır. Rinore gelişimi ciddi morbidite ve mortaliteye sebep olur. Dev adenomlarda tedaviye başlanmadan preoperatif kafa tabanını değerlendirmek için BT tetkiki yapılması, hasta bazlı tedavi düzenlenmesi, rinore riski yüksek olan olgularda ilk aşamada cerrahi tedavinin gözden geçirilmesi ve multidisipliner yaklaşım ile karar verilmesini önermekteyiz.

Anahtar Kelimeler: Hipofiz, makroadenom, prolaktinoma, rinore