Alper A., Çelen E., Külköylüoğlu O.(Yürütücü), Dalkıran N., Dere Ş.
TÜBİTAK Projesi, 2014 - 2017
Toplamda 83 (79 tür ve 4 tane de cf olarak tanımlanmış) ostrakod türü 16 farklı habitatı içeren 1129 farklı sucul noktadan toplanmıştır. Bunların 37 tanesi partenogenetik, 39 tanesi seksüel ve 9 tanesi de her iki üreme şekline sahip olan popülasyonlardır. Wolbachia bakterisinin varlığı sadece birkaç ostrakod türünde görülmesine karşın Cardinium bakterisi birçok türde literatürde ilk kez teşhis edilmiştir. Ancak her iki bakterinin ostrakodların üreme şekilleri üzerine etkileri belirlenememiştir. Su sıcaklığı, yükseklik ve redoks potansiyelinin türler üzerinde etkili olduğu görülmüştür. Seksüel üreyenlerin %37’sinde A2’de yüzme setası varken, %63’ünde yoktur. Partenogenetik üreme şekline sahip olan türler arasında %67’sinde yüzme setası varken, %33’ünde seta yoktur. Bulunan 83 canlı ostrakod türü 12 ile ait toplam tür sayı olup aynı zamanda bu çalışmanın gama çeşitlilik değerini vermektedir. Shannon-Wiener alfa çeşitlilik indeksine göre en fazla ostrakod tür çeşitliliğine sahip üç il sırasıyla: Malatya (2,20), Ağrı (2,14) ve Osmaniye (2,02) olmuştur. Whittaker Beta çeşitlilik indeksi değeri (0,512) iller arasında tür dağılımındaki farkın kısmen az olduğunu ancak habitatlar arası farkın görece ortanın üzerinde olduğunu ifade eder. Bütün iilerin indeks değeri (2,22) herbirin indeks değerinden azda olsa yüksektir. Habitat tipine göre en çok alfa indeks değerlerine sahip beş habitat su birikintisi, dere, yalak, göl, havuz ve kaynak suyudur. Zooplankton (Cladocera ve Copepoda) için 66 tür bulunurken, fitoplankton grubu için ise toplamda 880 alg taksonu tespit edilmiştir. Kopepod ve kladoserlerin illere göre dağılımlarına bakıldığında ise kladoserlerde Chydorus sphaericus örneklenen 12 ilin 10’unda, kopepodlarda Eucyclops serrulatus örneklenen 12 ilde de tespit edilmiştir. Alg divizyoları içinde en yüksek takson sayısına sahip üç divizyon şöyledir: Bacillariophyta (339 takson), Chlorophyta (217 takson), Cyanobacteria (129 takson). Yapılan çalışma sonucunda, Kuzey enlemlerinden güney enlemlerine doğru inildikçe toplam takson sayısı artmaktadır.