Yazçayır G. (Yürütücü)
TÜBİTAK Projesi, 2023 - 2024
Yüzyıllar
öncesinde işitme güçlüğü veya sağır (İG/S) çocukların iletişim yaklaşımlarına
ilişkin önemli fikir ayrılıkları meydana gelmiştir. Ancak toplumsal bütünleşme ve
herkes için eşit eğitim hakkı felsefelerine dayalı olarak 1990’ların sonundan
başlayarak günümüze değin İG/S olan bireyler için işaret dilinin eğitimde ve
yasalardaki yeri ile ilgili çalışmalar tüm Dünya’da giderek ivme kazanmıştır.
Gelinen bu noktada, cihaz kullanmayan ya da sözlü dili edinememiş İG/S olan
bireylerin işaret dili kullanması ya da işitme engelliler okullarına gitmeleri
eskimiş bir yaklaşım olup bunun yerini bireylerin bütünsel gelişimleri
öncelikli ve hak temelli kararların alındığı yaklaşımlar almıştır. Son çeyrek asırlık süre boyunca bu hakların elde edilmesi
ve kullanılabilir hale gelmesi için evrensel ve ulusal politikaların
geliştirilmesine yönelik önemli adımların atıldığı söylenebilir. Ancak evrensel
politikaların hem ulusal politikalara hem de ulusal politikaların kendi içinde
mevzuatlara ve uygulamalara yansımalarının İsveç ve Türkiye örneklerindeki gibi
değişkenlik göstermekte olduğu anlaşılmaktadır. Günümüzde ihtiyaç duyulan
şey, işaret diline ve iki dilliğe ilişkin okullardaki çalışmaların genel olarak
planlanması ve koordinasyonudur. Değişen bağlamda işaret dili, yazı dili ve
konuşma dili öğretimi için en iyi yöntemleri bulmak için çok sayıda yeni
gelişim çalışması gereklidir. Bunun için öncelikle var olan düzenlemelerin ve
uygulamaların tüm yönleriyle derinlemesine incelenerek ortaya konulması ve
farklı uygulamalar ile karşılaştırılması önemli gerekliliktir. Bu bağlamda, tüm bunlardan yola çıkarak bu
araştırmanın amacı, İsveç’teki ve Türkiye'deki temel
eğitim kademelerindeki işaret diline ilişkin düzenlemelerin ve uygulamaların
karşılaştırılmasıdır. Bu amaçla
gerçekleştirilmesi planlan bu araştırma nitel araştırma paradigması
doğrultusunda durum çalışması şeklinde desenlenmiştir. İsveç’teki ve Türkiye'deki temel
eğitim kademelerindeki işaret diline ilişkin düzenlemeler ve uygulama süreçlerini
derinlemesine incelemek için özel eğitim okulları ve genel eğitim okulları
çeşitli alt birimlere ayrılarak (okul öncesi, ilköğretim ve ortaöğretim)
çalışılacaktır. Bu doğrultuda, özel eğitim
okullarında ve kaynaştırma/bütünleştirme yoluyla genel eğitim okullarında
eğitimini sürdüren İG/S olan öğrencilerin eğitiminde sorumlu paydaşların
(sınıf/branş öğretmenlerinin, özel eğitim öğretmeninin, özel eğitim
danışmanlarının, özel eğitim yardımcılarının, destek eğitim öğretmenlerinin)
görüşlerinin alındığı; bununla birlikte okullarda ve sınıflarda gözlem ve
doküman incelemesinin yapıldığı derinlemesine ve karşılaştırmalı bir
araştırmanın alanyazına ve uygulamacılara önemli katkılar sağlayacağı
düşünülmektedir. Buna göre, işaret dili ile eğitimin güçlü yönlerinin
yaygınlaşması sağlanabilecek ya da aksaklıkların giderilmesine yönelik çözüm
önerileri sunulabilecektir. Böylece hem İG/S olan çocukların eğitiminden
sorumlu uzmanların yetiştirildiği programların yapılandırılması hem de sahada
nitelikli eğitim uygulamalarının geliştirilmesi hedeflenmektedir.