Kahveci N. (Yürütücü), Çakır A., Bican Demir A., Süyen G.
TÜBİTAK Projesi, 2021 - 2023
Günümüzde birçok insan değişen yaşam ve çalışma koşulları nedeniyle maruz kaldığı uyku yoksunluğu sonucunda sağlık problemleri ile karşı karşıyadır. Bu sağlık problemlerinin altında, uyku yoksunluğu sonucunda metabolizmada meydana gelen değişikliklerin olabileceği gösterilmiştir. Bu değişikliklerden biri de endoplazmik retikulum (ER) stresidir. Endoplazmik retikulum stresinin de diyabet, kanser, inflamatuar barsak hastalıkları, nörodejeneratif hastalıklar gibi birçok farklı sistem ile ilişkili hastalığın patogenezinde rol oynadığının gösterilmesi ile bu mekanizmaların anlaşılmasına yönelik araştırmalar da hız kazanmıştır. Alzheimer hastalığı (AD) ise hafıza, öğrenme ve davranış bozuklukları ile giden günlük yaşamı ciddi şekilde etkileyen bir demans türüdür ve günümüzdeki demans olgularının %60 -%80’ini oluşturmaktadır. Proje önerimizde yapmayı planladığımız çalışmada REM uyku yoksunluğu sonucunda oluşması ön görülen ER stres ve katlanmamış protein yanıtının Alzheimer benzeri patoloji gelişimi üzerine etkisi ilk kez incelenecek olup, melatonin tedavisinin bu süreçlerdeki etki mekanizması ele alınacaktır. Bu amaç doğrultusunda modifiye edilmiş çoklu platform yöntemi ile REM uyku yoksunluğu oluşturulacak hayvanların uyku yoksunluğu süresince ve sonrasında öğrenme ve bellek parametrelerini değerlendirilecek, farklı beyin bölgelerinden elde edilecek dokularda ER stresin ve Alzheimer benzeri patolojilerin belirteçlerindeki değişimler araştırılacaktır. Ayrıca bu süreçler üzerine melatoninin olası tedavi edici rolü irdelenecektir. Proje tamamlandığında ortaya konulacak sonuçlar alternatif destekleyici tedavi seçeneği oluşturabileceği için sosyoekonomik anlamda yaygın etki potansiyelinin olabileceği düşünülmektedir. Endoplazmik retikulum stresine ait yolakların tek tek incelenmesi ve REM uyku yoksunluğunun Alzheimer patolojisindeki rolü ile ilgili kısıtlı veri bulunması nedeniyle akademik gelişmelere önemli katkı sağlanacaktır. Elde edilecek verilerin, ileriki dönemler için yeni fikir ve projelere yol gösterici olması muhtemeldir.