ŞENKAYA M., Çelebi M.(Yürütücü), Şahin A., Turgutlugil F.
TÜBİTAK Projesi, 2024 - 2025
Ülkemiz, oldukça geniş bir alanı temsil eden ve oldukça aktif tektonizmaya sahip Alp-Himalaya zonu üzerinde yer alması nedeniyle, birden fazla fay zonunu içermektedir. Bu fay zonlarında geçmişte yıkıcı depremlere neden olan ancak son zamanlarda sessiz kalan sismik boşluklar bulunmaktadır. Ülkemizdeki en yakın gelecekte beklenen yıkıcı depremin, Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun Marmara Denizi içindeki kollarında meydana gelmesi beklenmekte ve bu depremin büyüklüğünün 6.9 ile 7.7 arasında değişebileceği tahmin edilmektedir. Gerek bu depremin beklendiği nokta gerekse sahip olduğu jeolojik özellikler nedeniyle Bursa’ da bu deprem sonrasında büyük hasarlar gözlenmesi beklenmektedir.
Bununla beraber, depremlerin neden olduğu zararı önlemek için farklı yaklaşımlar benimsenebilir. Bunlardan biri, Gözleme Dayalı Hasar Görebilirlik yaklaşımıdır. Bu yaklaşım, yapıların özelliklerini bir puanlama sistemi kullanarak değerlendirir ve bu puanlama sonucunda ilgili yapının hasar olasılığını belirler.
Bu proje, Hatay'ın Antakya ilçesi için TÜBİTAK 106M420 nolu proje kapsamında hazırlanan EMS98 sınıflaması ile Şubat 2023 depremlerinin Antakya'da meydana getirdiği yapısal hasar türlerini, denetimsiz makine öğrenme algoritmaları üzerinden ilişkilendirerek, deprem tehlikesi ve yer bilimsel özellikler olarak birbirine benzeyen Bursa kent merkezi ve civarındaki hedef bir alanlar için hasar türü tahmini yapılması amacıyla oluşturulmuştur.
Çalışmanın, sadece Bursa kentini etkileyecek bir deprem öncesinde değil, ülkemizdeki sismik boşluklarda meydana gelecek yıkıcı bir depremler öncesinde de ilgili diğer lokasyonlara uygulanması ile bina hasar türü kestirimini sağlaması açısından, maddi ve manevi kayıpların önünü geçmede önemli bir başlangıç noktası olması düşünülmektedir. Ayrıca, proje ekibinin ilerleyen yıllarda yüksek teknoloji ürünleri ve yazılımları konusunda lisansüstü çalışmalarına da katkı sağlayacaktır.