II. Meşrutiyet Dönemi Sibyan mekteplerinde din öğretimi


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Uludağ Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2006

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: HASAN SABRİ ÇELİKTAŞ

Danışman: MEHMET AKİF KILAVUZ

Özet:

Osmanlı Devleti başarısız olduğunu anladığı, gerilediğini kabul ettiği vegerileme ile başarısızlığını askerû alandaki yetersizliğe bağladığı zaman askerûeğitimde değişikliğe gitmiştir. Bu değişiklik neticesi XVIII. yüzyılın sonçeyreğinde açılan Mühendishâne-i Bahr-i Humâyun ve Mühendishâne-i Berr-iHumâyun mektebleri, Osmanlı Devleti'nde başta eğitim olmak üzere bir çoknoktada yeni bir dönemin habercisi olmuştur.Bu yeni dönem, sadece maârif sistemini değil devletin bütünkademelerini kapsayacak olan `batılılaşma' veya `modernleşme' olarakadlandırılabilir.Tanzimât'tan sonra devlette yeni eğitim kurumları tesis edilmiştir.Yüksek öğretimde Dâru'l-fünûn, orta öğretimde Rüşdiye, İdâdiye ve Sultâniye,ilköğretimde ise, ders programı ve müfredatı ıslah edilen, Sıbyan Mektebleriyeni okullardır.Günümüzde tartışılan bir konu olan din eğitimi ve öğretiminin nasıl vene şekilde verileceği meselesi, II.Meşrutiyet döneminde de gündemdedir.Öğrencilerin ulûm-ı diniye derslerini okuduğu halde mezun olduktan sonradinden ve dûnû bilgilerden habersiz oldukları dönemin aydınları tarafından dilegetirilmektedir.Buna sebep olarak mekteblerde gösterilen ulûm-ı diniye mevzularınınpeygamberler tarihû ve şahsû vazifelerden ibadet konusu ile sınırlı kalmasıgösterilmektedir. Halbuki bu dersin vicdanû ve sosyal vazifeler kısmı da vardır.Derslerde çocuklara Allah Teâlâ'nın kudretini ve azametini isbat edennesneler ve olaylar gösterilmeli ve bunlar üzerinde düşündürülmelidir. Baştapeygamber efendimiz olmak üzere İslâm'ın yayılması ve yükselmesi içinmedeniyet ve insanlık için yaşadıkları olaylardan ve yaptıkları eserlerdenbahsedilmelidir.İslâmiyet'in medeniyete sunduğu ve insan hakları hususundakihürriyet, adalet, birlik ve beraberlik gibi emirleri çocuklara anlatılmalı vedevamlı bu konular üzerinde durulmalıdır. Dinin ilerlemeye ve yenilenmeyehiçbir zaman mani olmadığı derslerde sürekli anlatılmalıdır. Din hissinintaassup şekline dönüşmemesine yani daima ahlâkû ve içtimâû özelliğinimuhafaza ederek başka dinlerin mensuplarına saldırmamasına dikkatedilmelidir.Ulûm-ı diniye, ibtidâû mekteblerinin dersleri arasında büyük bir yertutmaktadır. İlk mektebler aynı zamanda dûnû eğitimi de kapsamaktadır. Bunarağmen okullardaki dûnû eğitimden, çocuklar yeteri kadarfaydalanamamaktadır. Mekteblerdeki bu sorunun, öğretmenlerin bilgisizliğindedeğil, fakat öğretimdeki metotsuzluktan ve yanlışlıktan ileri gelmektedir. İlm-ihâl kitaplarının daha giriş cümlelerinin, çocuğun anlayışı ve kavrayışınınüstünde bir dille yazılı olması da öğrencilerin anlamasını zorlaştırmaktadır.İlm-i hâl öğretiminde, diğer derslerin öğretim metotlarına uygunşekilde hareket edilmesi, ve bu dersi çocukların anlayışına indirerek somuttansoyuta gidilmesi gerekmektedir.