Bolşevik idaresi döneminde Kazakistan’da Rus hâkimiyeti ve Türkler (1917–1936)


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Bursa Uludağ Üniversitesi, SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2010

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Laziza Nurpeiis

Danışman: CAFER ÇİFTCİ

Özet:

Rusya’da 1917 yılında gerçekleşen Bolşevik İhtilali, komünist ideolojiye dayalı yeni bir sistemin ve proleter dünya devleti hedefine yönelik bir sürecin başlangıcını oluşturmaktadır. Bu nedenle konu, tarihi bir öneme sahiptir. Sovyet rejiminin kurulmasıyla birlikte, sosyalist ilkeleri gerçekleştirmek için hayatın her alanını kapsayan tedbirlere girişilmiştir. Bolşevik dönem, tüm ülke halkları için büyük bir değişimi getirmekle beraber, bu değişimin yönü, baştaki beklentilerin hüsranla sonuçlanmasına neden olacaktır. Kazakistan’daki ihtilal, Kazak bağımsızlık hareketinde adeta bir okul işlevi görmüş, idarenin Bolşeviklerin eline geçmesinden itibaren uygulanan totaliter politikalar, milliyetçi eğilimleri harekete geçirmiştir. Bu çalışmanın amacı, Bolşevik yönetiminin Kazakistan’da uyguladığı asimilasyon faaliyetlerine rağmen, bağımsız kimlik bilincinin yok edilemediği gerçeğini ortaya koymaktır. İncelen kaynaklar ve yapılan tahliller, Türk kültürünün komünist ideoloji karşısında direnç göstererek, mücadele yoluyla daha da güçlendiği sonucunu ortaya koymuştur. Çalışmada, hem Rus hem de Kazak yazarların eserleri dikkate alınmış, bunların karşılaştırılmasıyla bir senteze varılmaya çalışılmıştır. Böylece tarafsız bir değerlendirme ile konunun tüm boyutları aydınlatılmak istenmiştir. Yıllardır Rus emperyalizmi altında yaşayan Kazak Türkleri, bağımsızlıklarını koruma şartıyla yeni rejimi desteklemişlerdir. Bu şart yerine getirilmeyince, enternasyonal komünist idealler, millet olgusu karşısında yenilmiştir. Uygulanan baskılar, Türk kimliğini asimile etmek bir yana, bu kimliğin daha da vurgulanmasına sebep olmuştur. Böylelikle, Sovyet yönetiminin tarihi emelleri, amaçlananın tam tersi sonuçlar doğurmuştur.