Dış borç sorunu ve mali kriz


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Uludağ Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2013

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: HAKAN AKAR

Danışman: FİLİZ GİRAY

Özet:

Dış borçlar son yıllarda çok farklı nedenlerle gerçekleştirildiği için artan bir öneme sahiptir. Borçlanma ve borç krizleri geçmişte sadece gelişmekte olan ülkeleri, günümüzde ise tüm dünya ülkelerini ilgilendirmektedir. Bu nedenle öncelikle kavramsal zemindeki belirsizlikleri gidermeye ihtiyaç vardır. Dış borçlarla diğer kavramlar (özellikle dış yardımlar) arasındaki ayrımı belirtirsek, dış borçlar dış yardımlardan tamamen farklıdır. Özel bir durum arz eden dış borçluluğun gerektirdiği bazı özel yönetişim metotlarına ihtiyaç vardır. Bu anlamda gelişmekte olan ülkelerde ve Türkiye’de modern anlamda dış borç yönetimi mevcut değildir. Aynı konu kapsamında sınırsız bir dış borçlanmanın maliyetinin getirilerini aştığı açık bir gerçektir. Türkiye’nin borçlanma maliyetini ve dış borçluluk seviyesini yıllar itibarıyla toplanan verilerle analiz etmeden önce konunun teorik altyapısını oluşturulmuştur. Analiz sonuçlarına göre Dünya ülkeleri arasında Türkiye’nin dış borçluluk seviyesi genel olarak, çok borçluluk seviyesinden orta derece borçlu konumuna düşmüştür. Dünya ekonomisinde zaman zaman farklı nedenlere bağlı olarak ve farklı şiddetlerde ekonomik krizler yaşanmıştır. Ekonomik krizler artık reel ekonomiden toplumsal düzene kadar çok geniş etki alanına sahiptir. Sürekli değişen ekonomik yaklaşımlar, beklentiler, siyasi, sosyal ve teknolojik faktörler nedeniyle yaşanan ekonomik krizlerden çıkış yöntemleri de farklılık göstermiştir. Krizlere neden olan faktörlerden biri de aşırı dış borç birikimleri olduğu düşünülmektedir. Bu nedenle dış borçların zaman serileri analizi yapılırken bu dönemlerde oluşan krizleri incelemeye ihtiyaç vardır. Bir başka ifadeyle dış borç bağımsız değişkeninin dış borç krizlerini etkileyip etkilemediğinin açıklanması önemlidir. Bir adım öteye gidersek eğer etkileşim var ise bunun ne yönde, ne kadar ve hatta hangi kanallarla olduğunu bilmek krizleri öngörmeyi, krizlere karşı önlem almayı kolaylaştırmaktadır.