Örgütlerde kurumsal risk yönetimi uygulama düzeyinin öncülleri üzerine bir araştırma


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Bursa Uludağ Üniversitesi, SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2019

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Mert Mehmet Şener

Danışman: Mehmet Eryılmaz

Özet:

Bütün örgütler temelde bir varlık amacına sahiptirler. Kâr amacı gütmeyen örgütler bir tarafa bırakılırsa, her örgüt ticari faaliyetlerinin ve kârlılığının devamını arzu eder. Günümüz dünyasında birçok örgüt farklı faktörlerden kaynaklanan tehditlerle yüzleşmektedir. Bu tehditler içeriden veya dışardan kaynaklanabilecek çeşitli risklerdir. Bu riskleri yönetmek geleneksel anlamda büyük ya da küçük birçok örgüt tarafından gerçekleştirilmektedir. Herhangi bir örgütün stratejik yönetiminin merkezindeki parça olan risk yönetimi, son yıllarda daha entegre bir bakış açısıyla “Kurumsal Risk Yönetimi (KRY)” yapısına dönüşmüş ve giderek artan bir ilgi düzeyine maruz kalmıştır. KRY, örgüt faaliyetlerinden ya da dış faktörlerden kaynaklanan riskleri tahmin etmek, anlamak ve tedavi etmek amacıyla tüm kurum çapında sürekli ve metodik olarak ele alan bir araçtır. Yazında KRY ile alakalı çalışmalar mevcuttur. Ancak örgütlerde KRY uygulanmasının hangi faktörlere bağlı olduğu, örgütlerin neden bu sistemi hayata geçirdiği sorularına cevap bulmuş sadece birkaç çalışma bulunmuştur. Çalışmanın birinci bölümünde, risk kavramı, risk ve risk yönetimi çeşitleri anlatılmış, ikinci bölümde KRY kavramı, ilişkili diğer kavramlar, KRY uygulama süreci ve KRY bileşenleri ele alınmıştır. Son bölümde ise KRY varlığının öncülleri olarak kabul edilen faktörler açıklanmıştır. Bursa şehrinde ilk 250 şirket arasında yer alan 62 şirketle gerçekleştirilen anket çalışmasının bulguları; örgütlerin cirosunun ve merkezileşme derecesinin artmasının örgütlerin KRY uygulama düzeylerini olumlu yönde etkilediğini ortaya koymaktadır. Öte yandan; örgütün kârlılığı, bağımsız denetim firmalarınca v denetlenme durumu ve coğrafi çeşitlenmesinin ise örgütün KRY uygulama düzeyi üzerinde herhangi bir etkisinin bulunmadığı tespit edilmiştir.